İlişkiler

Oyuncak Bahane, Sevgi Şahane!

Yazan: Ecz. Elif Olgu Taner – 8 Nisan 2017

Merhaba Süper Ergen ailesi…

Okuduğum bir kitaptan beni etkileyen güzel ve anlamlı bir hikayeyi kısaca sizlerle paylaşmak istedim. 

Hiç çok istediğiniz bir şeyi elde etme yolunda seve seve vazgeçtiğiniz oldu mu?

Hele de bunu bir çocuk yaparsa…

Etgar Keret, “Tanrı Olmak İsteyen Otobüs Şoförü” kitabında yazdığı “Domuzu Kırmak” hikayesinde, ebeveyn ve çocuklar arasındaki o bitmez mücadeleye anlamlı bir dokunuşta bulunmuştur.

Hikayede, bir çocuğun arkadaşlarında görüp heves ettiği, çok ama çok istediği bir oyuncak konusunda, ailenin çocuğa her zaman yaptığından farklı bir tutumla yaklaşımından bahsediliyor.

Her istediğini yaparak, şımarık bir çocuk yetiştirme endişesiyle, bu seferki isteği şartlı yerine getireceklerdir. Şart, oyuncağın parasının çocuk tarafından biriktirilmesidir.

Bu amaçla, çocuğa bir kumbara hediye eder aile. Kumbara, oldukça sevimli, porselen bir domuzdur.

İçine para atıldığında şakırdayan kumbara, artık dolduğunda sallansa da ses vermeyecektir.

Bu an, oyuncağın alınacağının habercisi olacaktır.

Çocuk, alışkın olmadığı bu tutuma önce şaşırsa da, çaresizce kabul eder; çünkü hem annesi hem de babası epey kararlı gözükmektedir. Anlaşma yapılır.

Çocuk, her gün harçlığından attığı parayla hedefe bir adım daha yaklaşırken hissettiği avuntunun yanı sıra, her para atışta ona bakan sevimli domuzun burnuna dokunur. Onu sallar, biriken para şakırtısını dinler ve mutlu olur.

Günler haftalar geçtikçe “Margolis” ismini verdiği kumbarası ile artık arkadaş gibi olmuştur. Onunla konuşur, dertleşir, her zaman onu çok sevdiğini ve her ne yaparsa yapsın sevmeye devam edeceğini söyler.

Günlerden bir gün babası domuzu sallamak üzere geldiğinde artık şakırtı duyulmaması kumbaranın dolduğunun belirtisidir. Babası oğlunu tebrik ederken çocuk Margolis’in sallanmaktan midesinin bulanacağından korkmaktadır.

Babası oğlunun başını okşar ve artık bir çekiçle kırıp oyuncağı için biriken paraları alabileceğini söylediğinde, korkuyla yutkunur. Bir Margolis’in gözlerine bakar, bir de elinde çekiçle bekleyen babasına.

Tek bir gün daha ister son bir bozuk parayı daha atabilmek için. Aile sevinir, çocuklarının bu uygulamadan ne çok faydalandığını görerek…

Çocuk, o gece anne ve babası uyuduktan sonra Margolis’i de alıp gizlice evden çıkar. Biraz ilerideki domuzların gezdiği bir tarlaya gider. Margolis’e sevgiyle bakıp onunla vedalaşır ve onu tarlaya bırakır. “Domuzlar bayılır buraya Margolis, sen de seveceksin.” derken burnuna dokunur hüzünlü bakış atan arkadaşının…

Belki de, çocuklarımızın tek istediği, sevgi ve paylaşımdır.

Oyuncak bahane, sevgi şahane!

Yasal Uyarı: Her hakkı www.superergen.com’a ait olan özgün içerik, Fikir ve Sanat Eserleri ve Türk Ceza Kanunu kapsamında korunmaktadır. https://www.superergen.com adresine çalışır durumda link verilerek alıntı yapılabilir.

ELİF OLGU TANER’İN DİĞER YAZILARI:

İki Erkek Ergen Annesi Olmak

Mardin’de Olmak

Resim Müzesi’ni Gezdiniz mi?