Gündüz Saka İle Yaşama Dair

Etkili İnsan Olmak – 4

Yazan: Gündüz Saka – Ruhsal Danışman – 18 Nisan 2022

Önceki bölümlerde etkili insan olmamızın bizim zihin yapımızla ilgili olduğunu açıkladıktan sonra farkındalığımızın ve bilinç seviyemizin belirleyici faktör olduğunu ifade etmiştik. Şimdi bu konuya biraz daha detaylı bakmaya çalışacağız.

Bilinç ve farkındalık, var olduğumuz andan itibaren yaşamımızın niteliğini belirleyen en önemli kavram olmuştur. Dolayısıyla bu iki kavramı anlamamız, sadece ‘etkili insan’ için değil, tüm yaşamı anlamamız için gerekiyor. Çünkü tüm yaşam, var olan her şey en temelde iki unsurdan oluşmuş ve ortaya çıkmıştır. Bunlar “bilinç” ve “enerji”dir.  Bu iki olgu olmasaydı, ne bu evren ne de bu evreni yaratacak güç ve bunu anlayacak insan hiçbir zaman ve boyutta var olamazdı.

Bilinç enerjiye şekil verirken, enerji de bilincin oluşacağı maddi ortamı oluşturuyor. Bu konuyu bu şekilde ele alıp devam ettirdiğimizde, Einstein ve diğer bilim adamlarının formülleri içinde ve kuantum fiziğinin sayfalarında kaybolabiliriz.  İlgi alanımız açısından daha kapsamlı ve detaylı bilgi çok işimize yaramıyor.  Bu nedenle, aklımızda kalması gereken tek şey; enerji (titreşim – frekans) ile bilincin bizler için yaşamdan da öte anlam ve önem taşımakta olduğudur.

Bu iki kavrama kendi beden ve zihinlerimizde en yüksek seviyede sahip olmak ve kontrol edebilmek insan olarak ulaşmak istediğimiz en önemli hedefimizdir. Ancak bu konularda yeteri kadar bilgi ve farkındalığa sahip olmadığımız için bu konuda biraz tembel davranıyor ve bir şeyleri kaçırıyoruz. Kaçırdığımız şey de, ne yazık ki, bizim hayatımız ve ruhsal yolculuğumuz oluyor.

Tekrar vurgulamakta yarar görüyorum; “etkili insan” kavramı da işte bu noktada farklı bir boyut kazanıyor. Bilinç ve enerji gibi iki olgudan uzak olan ve yeteri kadar kullanmayan bir insanın evrende ve bireysel yaşamında etkili bir insan olması mümkün olamıyor.  Ne kadar yüksek enerji ve bilinç, o kadar yüksek seviyede etki ve kontrol yeteneği.  Türkiye’de yaşayan bizler aslında bu düşüncenin hayata yansımasını en güzel örneği ile görmüş ve bilen insanlarız. Atatürk’ün yaptıkları, fikirleri, sözleri ve davranışları bu konudaki en etkili örneği oluşturuyor.

Artık “etkili insan” kavramındaki etkinin kaynağını kavramış oluyoruz. O zaman şu soruyu sorabiliriz. Bilinç ve enerjiyi biz nasıl kullanmalıyız ki, bu hayatta etkimizi daha fazla hissedelim ve hissettirelim ve sonucunda da kendimizi daha iyi hissedelim?

Bu sorunun cevabını ancak bu kavramları detaylarıyla birlikte tek tek incelediğimizde bulabileceğiz.  Diğer bir deyişle, bilinci, enerjiyi, farkındalığı ve diğer konuları konuşmamız ve bütünü anlamaya çalışmamız gerekiyor. Çünkü bunlar, birbirinden bağımsız işleyen ve var olan unsurlar değil; tamamen iç içe girmiş büyük bir yapının temel kavramları. Bu çatıyı ben ‘ruhsal gelişim‘ olarak tanımlamak istiyorum. Çünkü kolayca yanlış ve amaca hizmet etmeyen bir yerlere dağılıp savrulmak mümkün. Çünkü söyleyecek çok söz var ve birçok alanda farkında olmadan derinlere inmek olası. Ruhsal gelişim veya yolculuk kavramlarını zaten hepimizin en temelde anlaması gerekiyor. Ayrıca bu kavramlar bir şemsiye görevi görerek, konular içinde kaybolmamızı engelleyecektir.  Ayrıca ‘etkili insan’ kavramını da tam anlamıyla yerine oturtmuş olacaktır.

O zaman sohbetimize ruhsal gelişim veya ruhsal yolculuk kavramları ile devam edelim.

Hazır bu kavramları konuşurken, güncel kavramlar olarak, ruhsal gelişim ile kişisel gelişim arasındaki farka da kısaca değinelim.

Kişisel gelişim kısaca; kişinin bu hayatında kendini daha iyi hissetmesi için yapması gereken zihinsel ve bedensel değişim ve dönüşüm süreciyle ilgileniyor.

Ruhsal gelişim, bireyi sadece bu hayatta ve bu boyutta ele almayıp, ruh olarak var olduğu andan bugüne kadar yaşadığı tüm hayatlar dahil olmak üzere, bu yaşamı ve gelecekteki diğer yaşamlarını da dikkate alan ve bu yönde çalışmaları kapsayan süreçle ilgileniyor. Örneğin, kimseye hayır diyemeyip, herkesin yanında sus pus olup, kendi kendinizi yitip bitiriyorsanız ve tek sorununuz bu ise, kişisel gelişim çalışmaları size yardımcı olabilecektir. Ancak “Ben kimim?, Nereden geldim?, Bütündeki yerim neresi?” demeye başlayıp, tüm sistemi anlamak ve bütünü idrak ederek, nerede yer almak istediğimize karar vermek ve yaşam kalitemizi belirlemek istiyorsak, daha kapsamlı bir çalışmayı hedeflememiz gerekiyor.

Ancak bu iki konu arasında çok keskin bir sınır yok. Neyin nerede başlayıp nerede biteceği ve şekilleneceği çalışma sürecinde netleşebiliyor. Bazen çok basit bir konu için bir şeyler yapalım diye düşünürken kendimizi heyecan verici bir yolculukta bulabiliyoruz. Ama adı ve içeriği ne olursa olsun, insanın kendine yaptığı yatırımın yerini hiçbir şey tutamıyor. Geri dönüşler muhteşem oluyor. Ben kendi adıma hala ruhsal yolculuğuma devam ediyorum. Siz de bu satırları okuduğunuza göre galiba yol arkadaşlığı yapıyoruz. Hepimizin yolu açık ve kolay olsun, sevgiye olsun.

Bu bölümü burada bitirelim, çünkü konuların bölünmeden okunması daha yararlı oluyor. Bir sonraki bölümde ruhsal gelişimin temel ilkeleriyle başlayıp sohbetimize devam etmeyi düşünüyorum.

Sevgiyle kalın.

Yasal Uyarı: Her hakkı www.superergen.com’a ait olan özgün içerik, Fikir ve Sanat Eserleri ve Türk Ceza Kanunu kapsamında korunmaktadır. https://www.superergen.com adresine çalışır durumda link verilerek alıntı yapılabilir.

GÜNDÜZ SAKA’NIN “ETKİLİ İNSAN OLMAK” KONULU DİĞER YAZILARI:

Etkili İnsan Olmak – 1. bölüm için tıklayınız.

Etkili İnsan Olmak – 2. bölüm için tıklayınız.

Etkili İnsan Olmak – 3. bölüm için tıklayınız.

GÜNDÜZ SAKA’NIN “RUHSAL GELİŞİM ve AYDINLANMA” KONULU YAZILARI İÇİN TIKLAYINIZ.